Soruşturma

Özlem Açar

Sözsüz kitabın bir derdi vardır. Seyircisini bu derde ortak etmek ister.

Soruşturmayı Gerçekleştiren: Yasemin Yılmaz Yüksek

Sessiz kitap mı, sözsüz kitap mı? Terimler ya da tanımlamalar Türkiye'de ve dünyada nasıl farklılık gösteriyor? Resim kitap/resimli kitap ayrımı hakkında siz neler söylemek istersiniz?

Sessiz kitaplar aslında ‘sessiz’ değildirler. Bu nedenle ‘sözsüz kitap’ daha doğru bir tabir olacaktır. Sözsüz kitap, kelime içermemesine rağmen çokseslidir. Birbirini takip eden illüstrasyonlar aracılığıyla konuşmaktadır. Üstelik anlatım açısından sınırsız olasılıklar barındırmaktadır. Okurun sosyal çevresi, yaşı ve yetiştiği koşullara göre değişkenlik göstermektedir sözsüz kitabın anlattıkları. Bu durumda sözsüz bir kitabın kelime içeren kitaplara kıyasla daha çok şey anlattığını gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.

İkinci sorunuza sözsüz kitaplardan yola çıkarak yanıt vermek isterim. Ülkemizde sessiz kitap denildiğinde okur çekimser kalabiliyor. Sözcük içermeyen bir kitabı almak istemeyebiliyorlar. Dünyaya baktığımızda, özellikle Avrupa’da sessiz kitaplar ayrı bir önem taşımaktadır. Bolonya kitap fuarında sessiz kitapların sergilendiği geniş bir alan vardır. Her yıl düzenlenen resim kitap yarışmalarında sessiz kitap için ayrı bir kategori açılır. Dünyanın çeşitli bölgelerinden binlerce sessiz kitap başvurusu yapılır. Bu kitapların çoğunluğu yayımlanır ve dünya pazarında kendine yer edinir. Sevindirici haber şu ki sözsüz kitaplar ülkemizde de yaygınlaşmaya başlamıştır. Sessiz kitabın aslında sessiz olmadığını okuyucuya anlatmak sessiz kitap yaratıcısı ve yayınevi temsilcisinin elindedir.

Resimli kitap için metne illüstrasyonların eşlik ettiği, sözcüklerin anlamını güçlendiren kitaplar diyebiliriz.

Resim kitap ise bambaşkadır bana kalırsa. Resim kitap, bir kitaptan fazlasıdır. Yalnızca çocuk okura hitap etmeyen, yetişkin okurun da kalbine dokunan, yaşsız sanat eseridir. Resim kitapta her sayfada çok az sözcük bulunur. Anlatım yükünün yarısı, bazen daha bile fazlası illüstrasyondadır.

Resimli kitapta görsel anlatım metni taklit edebilirken -bunu olumsuz anlamda ifade etmiyorum, gerekli olduğu durumlar vardır- resim kitapta durum, tersidir. İllüstrasyon, metni desteklediği gibi diğer taraftan başlı başına bir anlatım içerir. Sayfa metin içermese bile görsele baktığımızda hikâyeden kopmayız. Aksine hikâyenin içine çekiliriz.

 

Çocukların sessiz kitaplarla erken yaşta (3-6) buluşması neden önemli? Bu buluşma nasıl olmalı?

Çocukların eşsiz, sınırsız bir hayal gücü var. Maalesef çocuk büyüdükçe, maruz kaldığı dış uyaranlar çoğaldıkça, çocuğun hayal gücü yavaş yavaş törpüleniyor. Sessiz kitaplar işte bu törpülenmenin etkisini azaltır. Dış uyaranların o eşsiz hayal gücüne vereceği tahribatın etkisini en aza indirger. Hayal gücünü diri tutar, kişiye yeni olasılıklar sunar. Üstelik çocuğun hikâye anlatıcısı olma yolunda ilk adımı atmasını sağlar. Bir çocuk için hikâye anlatıcılığı neden önemlidir? Çocuk, ömür boyu kendini ve duygularını doğru bir şekilde ifade etme becerisini kazanır. Yetişkinlikte seçeceği mesleki alan ne olursa olsun, bu beceri sayesinde kişi için başarı ve mutluluk sürpriz olmayacaktır.

 

Okul ders kitaplarındaki çizimler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Okul kitapları; edebiyat kitapları, resim/resimli kitaplar gibi çocukların eline geçene kadar o kadar çok aşamadan geçiyor ki… Kitapların yaratım sürecinde inanılmaz bir emek ve alın teri söz konusu. Bu yüzden kimseyi incitmek istemem. Fakat bunca emeğe karşın çocukları daha çok kitabın içine çeken, baktıkça çocuğu heyecanlandıran; sanatsal olmasa bile (ders kitabından bunu zaten bekleyemeyiz) en azından sanat tozu serpiştirilmiş daha özgün resimler tercih edilebilir diye düşünüyorum.

 

Bir çocuğun müzede ya da galeride tablolara bakması ve sözsüz bir kitabı incelemesi hangi yönleriyle birbirine benzer ya da birbirinden farklıdır?

Çocuğun müze ya da galeride resme bakması onun sanatsal görme becerisinin gelişimine katkı sağlar. Çocuğu sanatın etkisine bırakmış, onu resim yapmaya teşvik etmiş oluruz. Sanatçının zihninden kopup tuvalde canlanan imgeye bakmakla sözsüz kitabı incelemek aynı şey değildir. 

Sözsüz kitabın bir derdi vardır. Seyircisini bu derde ortak etmek ister. Birbirini takip eden görseller büyük bir resmin parçasıdır. Parçaları bir araya getirmek, bulmaca çözmeye benzer. Zihni çalıştırır, gerekirse yorar.