Talihin Ters Yüzü: Aslan Yürekli Nazar
Yaşamını içine doğduğu coğrafyanın ortak kültür ve hafızasını açığa çıkarmaya adayan Hovhannes Tumanyan (1869-1923), Ermenistan’ın Lori bölgesindeki küçük bir dağ köyünde doğar.
Yaşamını içine doğduğu coğrafyanın ortak kültür ve hafızasını açığa çıkarmaya adayan Hovhannes Tumanyan (1869-1923), Ermenistan’ın Lori bölgesindeki küçük bir dağ köyünde doğar.
Türk edebiyatında kendine özel bir yer edinmiş olan Sabahattin Ali kısa ömrüne birçok eser sığdırmıştır. Onun edebiyatımızda özel bir yer edinişinde en önemli etkenlerden birisi ise elbette hikâyeciliğidir.
Onlarca farklı dile çevrilerek bir çok ülkede ün kazanan Yayazula minik bir farenin vahşi ormanda kendinden daha güçlü olarak nitelendirilen hayvanlarla başa çıkma hikayesini anlatır.
Resimli kitaplar, okul öncesi çocuklar için metnin daha iyi anlaşılması ve çocuğun dinlediklerini daha iyi hayal edebilmesi bakımından yazının az, görselliğin bol olduğu kitaplardır.
Betül Tipi Özkan, 2020 yılı biterken sizler için bu yıl yayımlanan Koranavirüs anlatılarından bazılarını derledi. Yeni yılın dünyamıza sağlık, mutluluk ve huzur getirmesi dileğiyle paylaşıyoruz...
Masallar aynı zamanda çocukların karşılaştıkları ilk sözlü kültür ürünleridir. “Bu nedenle onlara sunulacak masalların seçiminde son derece özenli davranılmalıdır.
Sosyolojide keskince belirtilen ‘biz’ ve ‘onlar’ kavramları çocuk kitaplarında aynı keskinliği bulamamaktadır. Çocuk kitaplarındaki bu muğlaklık besleyici bir zihnin ürünüdür.
Evet, yüreğimdeki en unutulmaz resim ve en buruk tebessüm, Çanakkaleli Necati''ye ait. Bazen kaldığı otel odasında bizi kabul eder, o daracık yerde bile ders çalışırdık. Masasında hiç hoşlanmadığım Fakir Baykurt ve benzeri yazarların romanları olurdu
"Atılgan edebiyatı, üstü çoğu zaman örtülen “ortanca oğul”un hikâyesinin üzerindeki örtüleri atıverir. Bu “iç gerçeğin” hikâyesi ise son derece karanlık ve umutsuzdur. Ancak bu umutsuzluk Atılgan edebiyatında trajik bir gerçekliğe tekabül etmez.
Atılgan edebiyatı, üstü çoğu zaman örtülen “ortanca oğul”un hikâyesinin üzerindeki örtüleri atıverir. Bu “iç gerçeğin” hikâyesi ise son derece karanlık ve umutsuzdur. Ancak bu umutsuzluk Atılgan edebiyatında trajik bir gerçekliğe tekabül etmez.